İstiklal Marşının Kabulü Ne Zaman, Nasıl Oldu?

Her İstiklal Marşının Kabulü kutlanır ve okullarda kutlanan bu özel gün hakkında bilgiler vereceğiz. istiklal marşının kabulü kısaca anlatılmıştır. Cumhuriyetten önce Osmanlı Devleti yönetimi varı, Osmanlı Devleti çok uluslu bir devlet olduğu için Milliyetçilik akımı pek önemli olamamıştır, bundan dolayı Milli bir marşı olmamıştır. 600 yıllık büyük bir köklü devlet kuran Osmanlının milli marşının olmadığı dönemlerde Avrupa devletlerinin milli marşları vardı. Ancak Avrupa devletleri çok uluslu devletler değildi ve milliyetçiliğe çok önem veriyorlardı.

Osmanlı Devleti’nin yıkılmasının ardından 23 Nisan 1920 tarihinde, Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) açılmıştı. Yeni devletin temellerinin atılmasının hemen ardından Milli Eğitim Bakanlığı, İstiklal savaşının ruhunu ve önemini belirtmek hemde yeni kurulan devletin bağımsızlığının sembolü olacak bir milli marşın olması gerektiğine karar verir. Bu sebepten dolayı çalışmalara başlar.

1921 tarihinde, milli marş yazılması için bir yarışma düzenlenir, yarışma sonrası en güzel eser yeni devletin milli marşı olacaktı. Yarışmayı kazanan kişiye de o dönemin şartlarına göre para ödülü olan 500 lira verilecekti.

İstiklal Marşının Kabulü Nasıl Oldu?

Milli Eğitim Bakanlığı yarışmayı düzenledikten sonra ülke içerisinde yarışma hakkında duyurular yayımlamış ve toplumun her kesimine bu duyurular yapılmıştır. Aslında ülkenin bulunduğu bağımsızlık mücadelesi ve milletin okuma-yazma oranının az olmasından dolayı yarışmaya katılımın az olacağı düşünülüyordu. Maalesef o dönem şartlarına göre katılım sayısı düşük olmuştur. Yarışma süresi 6 ay olmasına rağmen milli marş yarışmasına toplamda 724 adet şiir aday olmuştur.

Cumhuriyet ilk kurulduğu zamanlarda Milli eğitim Bakanlığı’nın adı Maarif Vekaleti şeklindeydi. Maarif Vekaleti yarışmaya katılan şiirleri değerlendirmek için bir komisyon kurar ve komisyon yarışmaya katılan 724 şiir eserini tek tek inceler ve okutturur. 724 eserden sadece 6 adet şiir elemeyi geçer, kabul edilen 6 adet şiir Meclis Matbaası tarafından basılır ve o dönem milletvekillerine dağıtılır.

O dönemin milletvekillerinden Mehmet Akif Ersoy aslında para ödülünden dolayı yarışmaya katılmak istememiştir. Dönemin Milli Eğitim Bakanı  Hamdullah Suphi Tanrıöver, Ankara’da yaşayan Mehmet Akif Ersoy’a 5 Şubat tarihinde, para konusunun çözülebileceğini sorun edilmemesi hakkında bir mektup yazmıştır. Bu mektuba karşılık Mehmet Akif Ersoy, Ben mebusum, müsabakaya katılmam. Ayrıca çok istiyorsanız da bir şiir yazıp size veririm” diyerek para konusunda hassas ne kadar hassas olduğunu bildirmiş ve paraya önem vermediğini açıkça belirtmiştir.

Mehmet Akif Ersoy, Ankara’da bulunduğu Tacettin Sultan Dergahı’nda bir milli marş yazmıştır ve bunu da ”Kahraman ordumuza” ithaf etmiştir. Yazmış olduğu şiiri Maarif Vekaleti’ne teslim etmiştir. Bu şiir çok beğenilmiş ve 6 adet şiir arasına katılmıştır.

İstiklal Marşının Kabulü Ne Zaman

Milli Marş yarışmasının oylama sonuçları belli olmuş ve en beğenilen şiir Mehmet Akif Ersoy’un olmuştur. Şiir Maarif Vekil Hamdullah Suphi Bey tarafından büyük bir coşkuyla meclis içerisinde okunmuştur. Şiir okunduktan hemen sonra Mehmet Akif Ersoy’a alkış ve tezahüratlar yapılmıştır. Yarışma sonucunda İstiklal Marşı 12 Mart 1921 tarihinde seçilip kabul edilmiştir. 

İstiklal Marşı olarak adlandırılmış ve yine meclis kürsüsünde defalarca okunmuştur. Mehmet Akif Ersoy tarafından yazılan bu eser o dönem milletvekillerini çok etkilemiş ve defalarca alkışlanmıştır. Birkaç gün geçtikten sonra yarışmanın para ödülünü vermek için milletvekilleri Mehmet Akif Ersoy’un yanına gelmiştir ve Mehmet Akif Ersoy para ödülünü asla kabul etmeyeceğini belirterek  “Ben müsabakaya girmedim. Bu para benim hakkım değildir ve bana aitte olamaz” diyerek tekrar yenilemiştir. Ancak bunun üzerine meclis yetkilileri ısrarlarını devam ettirmiş ve “Bu parayı devletimizin kasamızda tutamayız. Lütfen siz alın, isterseniz bir yere bağışlarsınız”  diyerek para ödülünü Mehmet Akif Ersoy’a teslim etmişlerdir. Sonrasında Mehmet akif Ersoy bu parayı hastanede yatan gazilere bağışlamışlardır.

• Her yıl 12 Mart tarihini İstiklal Marşı’nın Kabulü olarak kutluyoruz.